top of page

Rapor No.3 | Karanfil Holding, Libya Enerji Raporu

2 Şub 2025

İklim Değişikliği ve Enerji Çalışmaları Merkezi

İklim Değişikliği ve Enerji Çalışmaları Merkezi

Giriş

Kuzey Afrika'da bulunan bir ülke olan Libya, petrol, doğalgaz ve mineraller dahil olmak üzere geniş doğal kaynakları ile tanınmaktadır. Küresel enerji ve madencilik sektörlerinde önemli bir oyuncu olma potansiyeline sahip olan Libya'nın Akdeniz'deki stratejik konumu, onu enerji taşımacılığı için kilit bir merkez haline getirerek altyapı ve lojistik alanlarında da yatırım fırsatları sağlamaktadır.

Bahsedilen geniş kaynaklarına ve stratejik konumuna rağmen, Libya son yıllarda siyasi istikrarsızlık ve güvenlik zorluklarıyla mücadele etmektedir. Bu zorluklar birçok yabancı yatırımcının pazara girmesini engelleyerek girişte önemli bir engel oluşturmaktadır. Bununla birlikte, Türkiye’nin Libya ile bağları güçlendirmeye yönelik son çabalarıyla, Türk özel şirketleri ülkenin potansiyelinden yararlanma fırsatına sahip konuma gelmişlerdir.

Bu raporda, Libya'nın enerji ve enerji taşımacılığı sektörlerine yönelik olası yatırımların sahip olduğu riskleri ve fırsatları incelenmektedir. Bu doğrultuda yaşanan olumsuzluklar neticesinde Libya ekonomisinin geldiği mevcut durumunun sunduğu fırsatlar ortaya koyulacaktır. Ek olarak, siyasi istikrarsızlık, güvenlik endişeleri ve operasyonel zorluklar dahil olmak üzere Libya'ya yatırım yapmakla ilgili riskler de ele alınacaktır. Raporumuz, Libya’da enerji, madencilik ve enerji taşımacılığına yapılacak olası yatırımların sahip olduğu potansiyel hakkında bir çerçeve sağlayacaktır.


  1. Genel Görünüm

a. Coğrafi Yapısı

Kuzey Afrika'da yer alan ve Akdeniz'e kıyısı bulunan Libya, sahip olduğu 1.759.540 km2 yüzölçümü ile Afrika kıtasının dördüncü büyük devleti konumundadır (CIA Factbook, t.y.). Coğrafi açıdan %95’i çöl ve kurak arazi durumunda olan ülkenin, kuzeyinde Akdeniz’e 1770 km, doğusunda Mısır’a 1115 km, güneydoğusunda Sudan’a 382 km, güneyinde Nijer’e 342 km ve Çad’a 1050 km, batısında ise Cezayir’e 989 km ve Tunus’a 461 km sınırı vardır (T.C. Ticaret Bakanlığı, t.y.; CIA Factbook, t.y.). Bu benzersiz özel konumu itibariyle Libya, Avrupa ve Orta Doğu için Afrika’ya açılan bir kapı olarak görülebilmektedir.

b. Libya, Geçmişten Günümüze

Tarihsel olarak Libya, Afrika ve Akdeniz coğrafyası arasındaki ticaret ve kültürel alışveriş için önemli bir kavşak noktası olmuştur. Bu topraklar, kıyı boyunca önemli ticaret yolları ve yerleşim yerleri kuran Fenikeliler, Yunanlılar, Romalılar da dahil olmak üzere birçok eski uygarlığa ev sahipliği yapmıştır. 20. yüzyılın başlarında İtalya tarafından sömürgeleştirilene kadar Osmanlı İmparatorluğu himayesinde bulunan Libya, bağımsızlığını 1951'de kazanmıştır (Libya, Office of the Historian, t.y.). Bugün Arap, Berberi ve Afrika kültürlerinin karışımından oluşan ülkenin resmi dili Arapçadır, ancak Berberi ve diğer Afrika dilleri de konuşulmaktadır (CIA Factbook, t.y.).

Stratejik konumuna ve barındırdığı kültürel zenginliğe rağmen Libya, son yıllarda önemli siyasi ve ekonomik zorluklarla karşı karşıya kalmaktadır. Uzun süredir ülkenin başında olan Muammer Kaddafi'nin 2011 yılında devrilmesi sonucunda politik istikrarın bir türlü tesis edilemediği bir durum oluşmuştur. (Libya Revolt of 2011, Britannica, n.d). Bu durum Libya'daki sosyal, siyasi ve ekonomik yaşamı derinden etkilemiştir. Devam eden çatışmaların Libya ekonomisi üzerinde önemli bir etkisi olmuş, petrol üretimi ve ihracatı sekteye uğramış ve altyapı zarar görmüştür. IMF verilerine göre ülkenin GSYH'sı 2012 ile 2022 yılları arasında bir düşüş süreci geçirerek %52’lik bir azalma göstermiştir (IMF, 2022). Çatışma aynı zamanda insani bir krize de yol açmış ve birçok Libyalı gıda ve su kıtlığı, yerinden edilme ve sağlık hizmetleri ile diğer temel hizmetlere sınırlı erişimle karşı karşıya kalmıştır (UTESAV, 2020, s.6).

Bu zorluklara rağmen Libya'nın stratejik konumu ve Afrika'ya açılan bir kapı olma potansiyeli onu bölgede önemli bir ülke haline getirmeye devam etmektedir. Önemli petrol ve doğalgaz rezervlerine sahip olan ülkenin limanları ve ulaşım altyapısı, Kuzey Afrika ile kıtanın geri kalanı arasındaki ticaretin kolaylaştırılması açısından kilit önem taşımaktadır. Bununla birlikte ülkede meydana gelebilecek herhangi bir dış yatırım, yerel, bölgesel ve küresel aktörlerin ülke üzerinde devam eden çatışmayı ele alma ve yerel aktörlerin istikrarlı ve kapsayıcı bir hükümet kurma becerilerine bağlı olacaktır.

  1. Neden Libya?

a. Hinterlandı İtibariyle Afrika'ya Açılan Kapı Olarak Libya

Hinterland, bir ülkenin ekonomik, ticari ve kültürel bağlantıları olan iç bölgelerini ifade eder. Libya örneğinde ise ülkenin Afrika’ya açılan kapı rolü itibari ile yalnızca iç kesimlerini değil aynı zamanda sınırlarının ötesini de ifade eder. Bu durumda ülkenin hinterlandı Sahra Çölü'nün güneyinde yer alan ve Afrika ile olan bağlarını güçlendirmede önemli bir rol oynayan Sahel bölgesini de kapsamaktadır. Bu bağlamda Libya'nın coğrafi konumu ve hinterlandı, Afrika'ya açılan bir kapı olma rolünü desteklemektedir. Stratejik köprü görevi de gören konumu, Libya'ya ticaret, ulaşım ve ekonomik ilişkiler açısından önemli bir potansiyel sağlamaktadır.

Tarihi ve kültürel bağlantılar da Libya'nın bu rolünü desteklemektedir. Tarih boyunca Libya'nın kıyı şehirleri Sahra Altı Afrika ile Akdeniz arasında önemli ticaret merkezleri olarak hizmet vermiştir. Bu tarihi bağlantılar ticaret yollarını ve kültürel alışverişleri kolaylaştırmıştır. Örneğin günümüzde Bingazi yakınlara yer alan antik kent Kirene, ticaret ve kültürel etkileşim için önemli bir merkez olmuştur (Passon v.d., 2020, s.227).

Libya bu hinterlandından iç savaş sonucunda tesis edilememiş siyasi istikrar ve sosyal çalkantılar sebebiyle son yıllarda tam olarak faydalanamamaktadır. Ayrıca iç savaşın ülkenin enerji tedarik sistemini de kapsayacak şekilde tüm altyapısı üzerinde yarattığı yıkıcı etkinin de bir sonucu olarak hinterlandından verim almasını engellemektedir. Sık sık yaşanan elektrik kesintileri ve altyapının bakım eksikliği birçok Libyalıyı günde birkaç saat elektriksiz bırakmıştır (Almaktar v.d., 2021, s.3).

Sonuç olarak, Libya'nın coğrafi konumu, hinterlandı ve tarihi bağlantıları Afrika'ya açılan stratejik bir köprü olma rolüne katkıda bulunmaktadır. Avrupa ve Afrika arasında bir köprü olarak stratejik konumu, tarihi ticaret yolları ve kültürel alışverişleri ile birlikte, bölgesel ve küresel bağlamda ülkenin önemini vurgulamaktadır.

b. Libya'da Yatırım Maliyetlerinin Düşük Olması

Libya, çeşitli faktörler nedeniyle düşük yatırım maliyetlerine sahip bir ülkedir. İlk olarak, Libya'da devlet ve kurumsal ortam zayıftır, bu da zorlu bir iş ortamına neden olmaktadır. Libya'nın kurumsal bağlamı, kırılgan bir devlet olduğu için diğer ülkelerden farklı olan Libya, tarihi boyunca farklı ekonomik anlayışları da tecrübe etmiştir (Alshbili v.d., 2019, s.149).

Ayrıca, Libya'nın siyasi, ekonomik ve kültürel yapısı barındırdığı aşiretçi ve dini temelli oluşundan ötürü demokratik bir siyasi kültürün eksikliği ile karakterize edilmektedir (Amhalhal v.d., 2021, s.7). Bu durum, daha gelişmiş ülkelere kıyasla daha az bürokratik engel ve regülasyonlar ile karşılaşılabileceğinden daha düşük yatırım maliyetlerine zemin hazırlamaktadır. Bununla birlikte, 2014'ten bu yana yaşanan olumsuzlukların ekonomi üzerinde de etkili olduğunu belirtmek önemlidir (IMF, 2022).

Buna ek olarak, Libya suyun yeniden kullanımı için önemli bir potansiyele sahiptir ve bu da artan nüfusa ve kurak koşullara sahip bir bölgede önemli olabilir. Arıtılmış atık suyun yeniden kullanımı sürdürülebilir kalkınmaya katkıda bulunabilir ve tatlı su kaynakları üzerindeki baskıyı azaltabilir (Powley v.d., 2016, s.5).

Genel olarak, Libya'nın düşük yatırım maliyetleri zayıf kurumsal ortamına, siyasi ve ekonomik yapısına ve altyapı geliştirme potansiyeline bağlanabilir. Ancak Libya'nın karşı karşıya olduğu siyasi kriz ve zorluklar ile riskleri de göz önünde bulundurmak önemlidir. Buna rağmen Libya'daki yatırımlar ülkeye ekonomik büyüme ve kalkınma getirme potansiyeline sahiptir.

c. Fırsatlar - Riskler

Libya, yabancı yatırımlar için potansiyel fırsatlar sunmaktadır. Ancak ülkeye yatırım yaparken göz önünde bulundurulması gereken bazı koşullar ve zorluklar mevcuttur. Dikkate alınması gereken önemli hususlardan biri Libya'nın temel altyapısının durumudur. Ülke yıllarca süren ihmal, siyasi istikrarsızlık ve sabotajlardan muzdarip olmuş, bu da su ve elektrik arzının istikrarsız veya düzensiz olmasına neden olmuştur (Poor basic infrastructure will plague Libya for years, Oxford Analytica, 2022). Altyapının ve temel hizmet servislerinin bu kötü durumu, potansiyel yatırımcılar için olumsuz şartlar yaratabilmektedir.

Dikkate alınması gereken bir diğer faktör de Libya'daki siyasi durumdur. Ülkede, özellikle enerji sektöründeki yabancı yatırımları bölgeden uzak tutabilecek silahlı çatışmalar ve siyasi istikrarsızlık yer almıştır. Burada örnek olarak mevcut silahlı mücadelenin taraflarından birinin olası bir yabancı yatırımcı ile anlaşmazlıklar yaşaması muhtemeldir (Schreuer, 2013. s.3). Bu nedenle yatırımcılar herhangi bir yatırım kararı almadan önce siyasi riskleri ve belirsizlikleri dikkatle değerlendirmelidir.

Ayrıca, Libya ekonomisi büyük ölçüde petrol üretimi ve ihracatına dayanmaktadır. Ülkedeki petrol üretimi ve ihracatı 2020 yılı itibariyle artış gösterirken, Libya'nın ekonomik durumuna ilişkin yerel ve uluslararası endişeler ise mevcudiyetini sürdürmektedir (Energy Information Agency, 2022, s.3-5). Petrole olan bu bağımlılık, ülkeyi petrol fiyatlarındaki ve piyasa koşullarındaki dalgalanmalara karşı savunmasız hale getirmektedir. Yatırımcılar petrole bağımlı ekonomiyle ilişkili risklerin farkında olmalı ve bu riskleri azaltmak için yatırım portföylerini çeşitlendirmelidir.

Buna ek olarak, Libya'nın yatırıma yönelik yasal çerçevesi zorluklara yol açabilmektedir. Libya'daki yasal ve kurumsal çerçeveler “ABD, İngiltere ve İtalya'dan alınan kural ve regülasyonların bir karışımından” oluşmaktadır (Masli, 2018, s.19). Buna ek olarak ülkede yaşanan olumsuzluklar neticesinde aksiyon alınması halinde ise bürokratik hareket kabiliyetinin sınırlı olması özel sektör için problem teşkil edebilir. Bu nedenle, yatırımcılar güncel yasal çerçeve hakkında bilgi sahibi olmalı ve Libya'da iş yapmanın karmaşıklığını aşmak için profesyonel tavsiye almalıdır.

Bu zorluklara rağmen Libya yabancı yatırımcılar için potansiyel fırsatlar sunmaktadır. Ülke muazzam bir kaynak zenginliğine, küçük bir nüfusa ve yabancı yatırım ve uzmanlık çekme kabiliyetine sahiptir. Libya hükümetinin devletin geleceğini güvence altına almak ve elverişli bir yatırım ortamı yaratmak için şeffaf ve kapsamlı bir kurumsal çerçeveyi desteklemesi önemlidir (Pack & White, 2011, s.28,30).

Sonuç olarak, Libya'da yatırım yapmak çeşitli faktörlerin dikkatle değerlendirilmesini gerektirmektedir. Bunlar arasında temel altyapının durumu, siyasi durum, petrole bağımlılık, yasal ve düzenleyici çerçeve ve yatırım için potansiyel fırsatlar yer almaktadır. Yatırımcılar kapsamlı bir araştırma yaparak, riskleri değerlendirerek ve profesyonel tavsiye alarak bilinçli kararlar verebilir ve Libya ekonomisinin gelişimine katkıda bulunabilirler. Bu noktada bölgeye gerçekleştirilebilecek olası bir dış yatırımda ülkenin öne çıkan enerji sektörü ve ülkenin enerji altyapısının değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu gerekçeyle öncelikle ülkenin enerji görünümünden bahsedilecektir.

  1. Libya'nın Enerji Görünümü

Libya fosil kaynaklar bakımından oldukça zengin bir ülkedir. 2021 yılının verilerine göre dünya toplam petrol rezervlerinin %3’üne, Afrika kıtasındaki kanıtlanmış petrol rezervlerinin ise %39’una sahiptir. 48 milyar varil kanıtlanmış petrol rezerviyle dünyanın ilk 10 ülkesi içerisinde yer alan Libya, 1.5 trilyon metreküp (53 trillion cubic feet) kanıtlanmış doğalgaz rezerviyle kıtanın en büyük 5. ülkesi konumundadır (Energy Information Agency, 2022, s.1). Yüksek kaliteli petrolü başta olmak üzere sahip olduğu bu zengin rezervler ülkeyi dünyanın en önemli petrol ve doğalgaz ihracatçılarından biri haline getirmektedir (Mohamed & Masood, 2018, s.3). Ancak ülkenin içerisinde bulunduğu siyasi istikrarsızlık Libya’nın enerji sektörünün gelişmesini ve kendi öz kaynaklarından yüksek oranda istifade etmesini engellemektedir.

Nitekim devam eden politik istikrarsızlık neticesinde 2012 yılında günlük 1.2 milyon varil ham petrol üretimi 2016 senesine gelindiğinde ise günlük 400.000 varile düşmüştür. 2019 senesinde günlük 1.1 milyon varil ham petrol üretimi seviyesine ulaşan Libya’nın ham petrol üretimi, 2020 senesinde meydana gelen olaylar neticesinde 100.000 varil ile en düşük seviyelerine ulaşmıştır. Ancak 2021 yılına gelindiğinde ise günlük ham petrol üretimi 2012 verilerini yakalayarak 1.2 milyon varil dolaylarına yükselmiştir. Libya Ulusal Petrol Kurumu’nun en son açıklamasına göre günlük 1.207.000 varil ham petrol üretimine ulaştığı belirtilmiştir (Kalabalık, Anadolu Ajansı, 2023; UTESAV, 2020, s.8, Energy Information Agency, 2022, s.3).

Petrol kadar doğalgaz rezervine sahip olmasa da mevcut doğalgaz üretimi de ülkedeki siyasi istikrarsızlıktan etkilenmiştir. 53 trilyon metreküp doğalgaz rezervine sahip ülkenin yıllık yaklaşık 12.4 milyar metreküp (bcm) doğalgaz üretim kapasitesi olduğu tahmin edilmektedir (CIA Factbook, t.y.; Energy Information Agency, 2022, s.6). Bu kapasitesine karşın ülke içerisinde yaşanan olumsuzluklardan dolayı 2014 senesinden beri dalgalı bir pozisyonda seyreden doğalgaz üretim kapasitesi, dış yatırımların ülkeye giriş yapmasıyla birlikte artış göstermiştir.

Tablo 1 - Toplam Enerji Arzı

Kaynak: IRENA, Libya Energy Profile, 2022.

Sahip olduğu bu enerji kaynakları, Libya’yı enerji ihraç eden bir ülke konumuna getirdiği gibi genel enerji görünümünde de fosil yakıtları ülkenin birincil enerji kaynağı haline getirmiştir (bkz. Tablo 1). Buna karşın Libya, enerji portföyünü çeşitlendirmek ve fosil yakıtlara olan bağımlılığını azaltmak için yenilenebilir enerji kaynaklarının geliştirilmesine yönelik girişimlerde bulunmaktadır (Mohamed & Masood, 2018, s.1-2). Bu bağlamda ülkede yenilenebilir enerjinin geliştirilmesini teşvik etmek amacıyla kurulan Libya Yenilenebilir Enerji Kurumu (REAOL), 2020 yılına kadar yenilenebilir enerji kullanımını %7’ye 2025’e kadar ise bu oranı %10’a yükseltmeyi hedeflemekte iken ülke içerisinde yaşanan olumsuzluklar bu hedefin gerçekleşmesine engel olmuştur (International Energy Agency, 2018; Mohamed & Masood, 2018 s.5).

Ancak bu sebeplerin bir sonucu olarak ilgili yatırımların gerçekleştirilmesi güç olsa da ülke, sahip olduğu coğrafi koşullar gereği önemli yenilenebilir enerji potansiyeline sahiptir (Kassem v.d., 2020, s.1). Ülkede yenilenebilir enerji gelişiminin ana odağı güneş ve rüzgâr enerjisi olmuştur (Mohamed & Masood, 2018, s.2). Bu bağlamda net verilere ilişkin sağlıklı bir veri çalışması yapılmamış olsa da uydu görüntüleri üzerinden yapılan çalışmalar rüzgâr enerjisi açısından Libya'daki belirli bölgeler elverişli koşullara sahip olduğunu göstermiştir. Weibull dağılım yöntemini kullanarak Espiaa, Msallata, Alqatrun ve Adirsiyah bölgelerindeki rüzgar enerjisi potansiyelini analiz edilmiş ve çalışma, Alqatrun'da yüksek bir rüzgar enerjisi potansiyeli olduğunu göstermiştir (Selimli v.d., 2021, s.766-767). Buna ek olarak yapılan çalışmalar Libya’nın ortalama rüzgar enerjisi yoğunluğunun 164 ila 426 W/m2 dolaylarında olduğunu göstermiştir. Sonuçlar, ülkenin rüzgar enerjisi potansiyeline kıyasla önemli bir güneş enerjisi potansiyeline sahip olduğunu göstermiştir. Ülke, yılda metrekare başına ortalama 2.500 kilovat saat ile dünyanın en yüksek güneş ışınımı seviyelerinden birine sahiptir (Kassem v.d., 2020, s.3,11-12). 2021 yılındaki yenilenebilir enerji kapasitesi göz önünde bulundurulduğunda ülkenin güneş enerjisi potansiyelinin yaklaşık %17’sini kullanarak 25.197 TJ dolaylarında bir üretim gerçekleştirdiği gözlemlenmektedir (IRENA, 2022, s.1). Akdeniz’e 1770 kilometrelik bir sahili bulunan Libya’nın dalga enerjisi özelinde potansiyeline yönelik bir veri bulunmamaktadır.

Bütün bunlar göz önünde bulundurulduğunda Libya'da yenilenebilir enerjinin uygulanmasının önünde zorluklar ve engeller bulunmaktadır. Devam eden çatışmaların doğurduğu güvenlik sorunları bölgeye yatırım yapmak isteyen şirketlerin ülkeyi terk etmesine yol açmış, bu da yıllık raporlarda eksik bilgilerin yer almasına zemin hazırlamıştır. Özetle bu zorluklara rağmen Libya, sürdürülebilir kalkınma için yenilenebilir enerjinin önemini kabul etmekte ve uygulanması için aktif olarak çalışmaktadır (Alshbili v.d., 2019 s.152; Mohamed & Masood, 2018, s.4).

Sonuç olarak, Libya'nın enerji sektörü şu anda başta petrol ve doğalgaz olmak üzere geleneksel enerji kaynaklarının hâkimiyetindedir. Bununla birlikte, yenilenebilir enerji kaynaklarının, özellikle de güneş ve rüzgâr enerjisinin geliştirilmesine yönelik artan bir ilgi vardır. Ülke önemli bir güneş enerjisi potansiyeline sahipken, bazı bölgeler de elverişli rüzgar enerjisi koşullarına sahiptir. Hükümetin REAOL'un kurulması yoluyla verdiği destek, yenilenebilir enerji kullanımını artırma konusundaki kararlılığını yansıtmaktadır.

a. Elektrik Tüketimi

Libya'nın elektrik üretimi 2013'ten bu yana genel olarak düşüş göstermiş ve elektrik üretimi “2019 yılında tahmini 32 terawatt saat (TWh)” olmuştur. 2021 yılına gelindiğinde ise santrallerin mevcut kapasitesinin 4.8 gigawatt (GW) dolaylarında olduğunu ve ülkenin “11.5 GW kurulu kapasitesinin %42'si” olduğunu belirtmiştir. Ülkede meydana gelen olumsuzluklar neticesinde meydana gelen elektrik kesintileri, artan elektrik talebi ve hasar gören altyapı sebebiyle kurulu güç kapasitesini tam olarak kullanamamaktadır. Bu da en yüksek talebin olduğu yaz aylarında yaklaşık 3.0 GW'lık bir elektrik açığı yaratmasına sebep olmuştur (Energy Information Agency, 2022, s.8; Mohamed & Masood, 2018, s.2).

Tablo 2 - Elektrik Üretiminde Kullanılan Kaynaklar

Kaynak: EIA, Libya, 2022.

Libya, 2019 yılında elektrik üretiminin neredeyse tamamını doğalgaz (%67) ve petrol (%33) ile sağlamıştır (bkz. Tablo 2). Buna karşın Libya, çevresel sürdürülebilirliğin sağlanmasında ve fosil yakıtlara olan bağımlılığın azaltılmasında yenilenebilir enerji kaynaklarının önemini kabul ederek yenilenebilir enerjiyi teşvik etme ve elektrik altyapısını iyileştirme konusunda kararlılık gösterip, sürdürülebilir ve güvenilir bir enerji sistemi oluşturma yolunda irade göstermektedir (Mohamed & Masood, 2018, s.3). Ayrıca Libya, yenilenebilir enerji kullanımı ile karbon emisyonunu azaltma, küresel trendleri takip ederek iklim değişikliği ile mücadele edebilecek kapasitesini de oluşturacaktır.

  1. Küresel İklim Değişikliği ile Mücadelede Libya

Nitekim Libya, iklim değişikliği ile mücadele eden uluslararası anlaşmalara taraf olmuştur. Bu anlaşmalardan biri Kyoto Protokolü'dür. Kyoto Protokolü’nü 2006 yılında onaylayarak küresel trendi takip etme yolunda bir adım atmıştır. Bu doğrultuda Libya’nın dahil olduğu bir diğer uluslararası anlaşma ise 2021 yılında Dibeybe yönetimi döneminde mecliste onaya sunulan Paris Anlaşması'dır (UNFCCC, t.y.; Golden, Libya Observer, 2021). Küresel iklim değişikliği ile mücadele konusunda atılan bu adımlar önemli bir adım olarak kabul edilmektedir (Cüce &

Uğur, 2021, s.1). Bir diğer deyişle Libya'nın bu anlaşmalara taraf olması, ülkenin iklim değişikliği ile mücadele konusunda sorumluluklarını kabul ettiğini göstermektedir. Bu durum, Libya'ya yatırım yapmak isteyenler için olumlu bir göstergedir. Çünkü bu anlaşmalara taraf olan ülkeler, çevre dostu politikaları benimseyerek sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmayı amaçlamaktadır. Buna karşın Libya'nın bu anlaşmalara taraf olması ve çevre dostu

politikaları benimsemesi, yatırımcılar için yeterli bir teşvik olmayabilir. Bu durum, Libya'nın iklim değişikliği ile mücadele konusunda daha fazla çaba sarf etmesi gerektiğini göstermektedir. Özetle, Libya Kyoto Protokolü ve Paris Anlaşması gibi uluslararası anlaşmalara taraf olarak iklim değişikliği ile mücadele konusunda sorumluluklarını kabul etmektedir. Son olarak Libya'nın elektrik sektörüne, özellikle de yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapmak, büyüme ve kalkınma için fırsatlar sunmaktadır.

  1. Yatırım Fikirleri

Yabancı yatırım bir şirketin, kendi ülkesi dışında bulunan diğer ülkelere tesis kurması, var olan tesisleri satın alması veya kendine bağlı bir şirket durumuna getirmesi ve aynı zamanda da yatırımlarını bulunduğu ülkenin dışına genişletmesi olarak tanımlanabilir (Arık, v.d., 2014, s.98). IMF ve OECD tanımlarına göre, doğrudan yatırım, bir ekonomide yerleşik bir kuruluşun (doğrudan yatırımcı) başka bir ekonomide yerleşik bir işletmede (doğrudan yatırım girişimi) kalıcı bir menfaat elde etme amacını yansıtmaktadır (Duce & Espana, 2003, s.2). Doğrudan yabancı sermaye yatırımları, yatırım yapılan ülke için bir dizi sosyal ve ekonomik fayda sağlamaktadır. Bu faydalar arasında istihdamın artması, doğal kaynakların etkin kullanımı, teknolojik ilerleme, dış ticaret açığının azaltılması ve ekonomik büyümeye katkı bulunmaktadır. Yabancı yatırımcılar açısından ise ucuz girdi kullanımı, hammadde kaynaklarına yakınlık ve yeni pazarlara erişim gibi fırsatlar ortaya çıkarmaktadır (Arık, v.d., 2014, s.97).

Bir başka değişle, doğrudan yabancı yatırım (DFI), bireyler, işletmeler veya hükümetler tarafından bir ülkeden başka bir ülkeye yapılan yatırımı ifade eder. Doğrudan yabancı yatırım yapma kararını çeşitli faktörler etkilemektedir. Bu doğrultuda temel faktörlerden bazıları aşağıdaki gibi sıralanabilir;

Pazara Erişim: DFI genellikle yeni pazarlara erişim arzusundan kaynaklanır. Şirketler, tüketicilere doğrudan erişim sağlamak, müşteri tabanlarını genişletmek ve ürün veya hizmetlerine yönelik yeni talep kaynaklarından yararlanmak için yabancı ülkelere yatırım yapabilir.

Kaynak Mevcudiyeti: Yabancı yatırım, başka bir ülkedeki doğal kaynakların veya hammaddelerin mevcudiyeti ile motive edilebilir. Şirketler, kendi ülkelerinde kıt olan veya bulunmayan kaynaklara erişimi güvence altına almak için yatırım yapabilir.

Maliyet Verimliliği: Daha düşük üretim maliyetleri, şirketleri yurtdışına yatırım yapmaya çekebilir. Bu, daha düşük işçilik maliyetleri, uygun vergi rejimleri, daha ucuz girdilere veya kamu hizmetlerine erişim ve daha büyük operasyonlarla elde edilebilecek ölçek ekonomileri gibi faktörleri içerir.

Siyasi İstikrar ve Yasal Ortam: Siyasi ve yasal ortamda istikrar ve öngörülebilirlik, yabancı yatırımı çekmek için çok önemli faktörlerdir. İstikrarlı hükümetlere, şeffaf hukuk sistemlerine ve uygulanabilir mülkiyet haklarına sahip ülkeler genellikle yatırımcılar için daha caziptir.

Altyapı: Ulaşım ağları, iletişim sistemleri, güç kaynağı ve lojistik gibi iyi gelişmiş altyapının mevcudiyeti, doğrudan yabancı yatırımın çekilmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Yeterli altyapı, verimli iş operasyonlarını kolaylaştırır ve maliyetleri düşürür.

Pazar Büyüklüğü ve Büyüme Potansiyeli: Büyük ve büyüyen pazarlara sahip ülkeler genellikle yabancı yatırımcılara hitap etmektedir. Önemli bir tüketici tabanına veya gelişmekte olan orta sınıfa sahip ülkelere yatırım yapmak, işletmeler için uzun vadeli büyüme fırsatları sağlayabilir.

Rekabet Avantajı: Şirketler rekabet avantajlarından yararlanmak için dış pazarlara yatırım yapabilirler. Bu, teknolojik üstünlük, fikri mülkiyet hakları, marka bilinirliği veya onlara yerel rakiplere göre avantaj sağlayan benzersiz uzmanlık yoluyla olabilir.

Ticaret Politikaları ve Teşvikleri: Düşük ithalat tarifeleri, ihracat teşvikleri ve ikili ticaret anlaşmaları dahil olmak üzere elverişli ticaret politikaları, yabancı yatırımları teşvik edebilir. Hükümetler genellikle yatırımcıları çekmek ve ekonomik büyümeyi teşvik etmek için yatırım dostu politikalar oluşturur.

Döviz Kurları ve Döviz İstikrarı: İstikrarlı döviz kurları ve elverişli bir döviz ortamı, yabancı yatırımların karlılığını etkileyebilir. Döviz kurlarındaki dalgalanmalar girdilerin maliyetini, karın geri gönderilmesini ve ihracatın rekabet gücünü etkileyebilir.

Risk ve Getiri: Yatırımcılar, yabancı yatırımlarla ilişkili risk-getiri değişimini değerlendirir. Siyasi riskler, ekonomik istikrar, düzenleyici belirsizlikler ve kültürel farklılıklar gibi faktörler algılanan riski ve potansiyel yatırım getirisini etkileyebilir.

Bunun ötesinde ise yabancı yatırımların, yatırımların yapıldığı ülkeler için yayılan (spillover effect) faydaları vardır. Bunlar arasında, istihdamın artması, halkın hayat standartlarının artması, düşen fiyatlar, yeni teknolojiler ülkeye gelmesi, ülke ekonomisinin etkinliğinin artması, tekellerin engellenmesi gibi faydalar gösterilebilir (Kaymak, 2005, s.79-80).

Bu bağlamda, bir Akdeniz ülkesi olarak Libya hem bulunduğu coğrafi konum hem sahip olduğu kaynaklar ve madenlerle dış yatırım için her zaman önemli bir ülke olmuştur. Libya, Kuzey Afrika'da, tarihsel olarak ekonomisinin ana itici güçleri olan petrol ve doğalgaz rezervleri de dahil olmak üzere zengin doğal kaynaklara sahip bir ülkedir. Ülke, son yıllarda yatırım ortamını etkileyen bir siyasi istikrarsızlık ve çatışma döneminden geçti. Ancak, durumu istikrara kavuşturmak ve yabancı yatırımları çekmek için çabalar olmuştur. Bu doğrultuda Libya'da potansiyel yatırım fırsatları sunan sektörler ise şunlardır;

Enerji Sektörü: Libya, enerji sektörüne yatırım yapmak için cazip bir yer haline getiren önemli petrol ve doğalgaz rezervlerine sahiptir. Petrol ve doğalgazın araştırılması, üretimi, rafine edilmesi ve dağıtımında fırsatlar mevcuttur. Petrol ve doğalgaz haricinde yenilenebilir enerji de Libya’nın konumu itibariyle güçlü bir potansiyele sahip olduğu sektörlerden bir tanesidir. Libya'nın muazzam güneş ve rüzgâr enerjisi potansiyeli ile ülkenin enerji kaynaklarını çeşitlendirmek ve fosil yakıtlara olan bağımlılığı azaltmak için güneş çiftlikleri ve rüzgar parkları dahil yenilenebilir enerji projelerinde yatırım fırsatları bulunmaktadır. Bu çerçevede, Desertec projesi ile çölde güneş enerjisi elde edilerek AB’ye transferi gibi bir proje ile Libya’nın güneş enerjisi potansiyeli kullanılabilir.

Kablo ile Elektrik Nakli: 2015 Paris İklim Sözleşmesi taahhütlerine de uygun olarak artık yapılan işlerde çevre dostu projeler öncelik alıyor. Bu bağlamda, Libya’nın Türkiye’nin ve Avrupa Birliği’nin enerji güvenliğine katkı sağlayabileceği düşüncesiyle ve boru hattının hem maliyetli hem çevreye zarar veren hem de uzun olacağı (yani güvenliğinin sağlanmasının güç olacağı) gerçeklerinden yola çıkılarak Libya içinde kurulacak bir tesisle mevcut doğalgaz bulunduğu ülkede elektriğe çevrilerek bu elektrik kablo ile hem daha ucuz hem de daha çevreci şekilde Türkiye’ye ulaştırılabilir. Bu aynı zamanda ABD’nin Doğa Akdeniz için çözüm önerisiydi.

Yenilenebilir Enerji Ekipmanlarının Bileşenlerinin Üretimi: Libya’nın yabancı sermayeye vereceği avantajlar göz önüne alındığında özellikle kurulacak bir fabrika ile Libya’nın madenlerini kullanarak yenilenebilir enerjilerin ve elektrikli araçların önemli parçaları üretilebilir.

Hidrojen İstasyonu: Sıfır emisyonlu araçlara güç sağlamak için ve/veya hidrojen ile çalışan araçlar için hidrojen istasyonları kurulabilir. Bu noktada, İsrail’in Hayfa Körfezi yakınlarında inşa ettiği tesis buna örnek gösterilebilir (Bose, Energy Live News, 2023). Libya özelinde hidrojen üretmek için hem yenilenebilir enerji potansiyelini hem de Libya’da bulunan zengin konvansiyonal yakıt rezervlerini kullanılabilir.

Altyapı Geliştirme: Yıllar içindeki çatışma ve ihmal nedeniyle Libya, altyapısına ulaşım, telekomünikasyon, enerji üretimi ve su yönetim sistemleri dahil olmak üzere önemli yatırımlar gerektiriyor. Yeniden yapılanma projeleri potansiyel yatırım beklentileri sunar.

Dalga Enerjisi: Akdeniz’deki kıyı uzunluğu 1770 metre olan Libya’da bir diğer yatırım alanı, İngiltere, Norveç, Portekiz, İspanya, ABD, İsrail, Çin, Japonya ve Yunanistan gibi dünyanın çeşitli yerlerinde hali hazırda kullanılan dalga enerjisidir. Libya kıyılarında potansiyeli tam olarak ölçülmemekle birlikte Akdeniz’deki en uzun kıyılardan birine sahip olan bir ülke olarak Libya’da dikkate alınması gereken alternatiflerden bir tanesidir.

İnşaat ve Gayrimenkul: Libya'da konut ve ticari gayrimenkul geliştirme talebi var. İnşaat sektöründe konut kompleksleri, ticari binalar ve turizmle ilgili projeler dahil olmak üzere yatırım fırsatları bulunmaktadır.

Turizm: Libya, antik kalıntılar ve UNESCO Dünya Mirası alanları dahil olmak üzere zengin bir tarihi ve arkeolojik mirasa sahiptir. Turizm sektörü, özellikle Akdeniz kıyılarında önemli bir büyüme ve gelişme potansiyeline sahiptir. Yatırım fırsatları arasında oteller, tatil köyleri ve turizm için altyapı geliştirme sayılabilir.

Tarım ve Gıda İşleme: Libya, tarım için elverişli iklim koşullarına sahiptir ve mahsul yetiştiriciliği, hayvancılık, balıkçılık ve gıda işleme gibi alanlarda yatırım fırsatları mevcuttur. Ülke, gıda ithalatına bağımlılığını azaltmayı ve kendi kendine yeterliliği sağlamayı hedefliyor.

Sonuç

Libya, Kuzey Afrika’da bulunan gerek enerji kaynakları gerekse geniş hinterlandı ile tarihten günümüze stratejik bir ülke olmuştur. Aynı zamanda Libya, ekonomik büyümesine ve sürdürülebilir kalkınmasına katkıda bulunabilecek zengin bir yatırım potansiyeli ve enerji fırsatları sunmaktadır. Ülkenin geniş petrol ve doğalgaz rezervleri, stratejik coğrafi konumuyla birleştiğinde, yabancı yatırımcıları çekmek ve enerjiyle ilgili projeleri genişletmek için sağlam bir temel sağlamaktadır.

Libya'nın son dönemdeki siyasi istikrarı ve altyapısını yeniden inşa etmeye yönelik devam eden çabalar, yatırım için elverişli bir ortam yaratmaktadır. Hükümetin ekonomisini hidrokarbonlara bağımlılıktan uzaklaştırarak çeşitlendirme taahhüdü, yenilenebilir enerji, altyapı geliştirme ve imalat dahil olmak üzere çeşitli sektörleri potansiyel yatırım için açmıştır.

Libya, yenilenebilir enerji sektöründe güneş ve rüzgar enerji potansiyeli göz önüne alındığında umut vaat etmektedir. Enerji görünümünde yenilenebilir enerjinin payını artırmaya yönelik planları olan ülke, yatırımcılara bu temiz enerji geçişinden yararlanmaları için uygun bir düzenleyici çerçeve oluşması halinde cazip teşvikler sunabilir. Kamu hizmeti ölçeğinde güneş ve rüzgar çiftliklerinden merkezi olmayan şebeke dışı çözümlere kadar, hem Türk hem de uluslararası yatırımcılar için Libya'nın sürdürülebilir enerji geleceğine katkıda bulunmaları için birçok fırsat var.

Ayrıca, Libya'nın Avrupa, Afrika ve Orta Doğu arasında bir köprü vazifesi gören stratejik kapı konumu, onu bölge için potansiyel bir enerji merkezi ve geçiş koridoru yapma kapasitesine sahiptir. Boru hatları ve sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) terminalleri gibi enerji altyapısına yapılacak yatırımlar, Libya'nın enerji kaynaklarının bölgesel ve uluslararası pazarlara ihracını kolaylaştırabilir. Bu yalnızca Libya'nın ekonomisini güçlendirmekle kalmamakla birlikte, aynı zamanda bölgesel enerji güvenliğini ve işbirliğini de geliştirebilecektir.

Ancak, Libya'nın hala karşı karşıya olduğu zorlukları göz önünde bulundurmak önem arz etmektedir. Güvenlik endişeleri, regülasyonlardaki belirsizlikler ve daha fazla kurumsal reform ihtiyacı, potansiyel yatırımcılar için temel hususlar olmaya devam etmektedir. Bu zorlukları ele alarak şeffaf ve yatırımcı dostu bir iş ortamı sağlamak, Libya'nın tam yatırım potansiyelini ortaya çıkarmak için çok önemlidir.

Sonuç olarak, Libya'nın yatırım potansiyeli ve enerji fırsatları, sahip olduğu zengin fosil yakıtlardan ve yenilenebilir enerji potansiyelinden yararlanmak ve ekonomik büyümesine katkıda bulunmak isteyen yatırımcılar için bir çekim alanı olmasını sağlamaktadır.

Uygulanabilecek doğru politikalar, gerçekleştirilecek altyapı yatırımları ve sunduğu olanaklar temelinde gerek enerji sektöründe gerekse diğer sektörlerde çeşitlendirme taahhüdü ile Libya, sürdürülebilir kalkınma için bir merkez olma potansiyeline sahiptir.


Kaynakça

Almaktar, M., Elbreki, A., Shaaban, M. (2021). Revitalizing Operational Reliability Of the Electrical Energy System In Libya: Feasibility Analysis Of Solar Generation In Local Communities. Journal of Cleaner Production, (279), 123647. https://doi.org/10.1016/j.jclepro.2020.123647


Alshbili, I., Elamer, A.A. and Beddewela, E. (2018), Ownership types, corporate governance and corporate social responsibility disclosures: Empirical evidence from a developing country, Accounting Research Journal, 33(1), 148-166. https://doi.org/10.1108/ARJ-03-2018-0060


Amhalhal, A., Anchor, J., Papalexi, M. and Dastgir, S. (2022), Organisational performance and the use of multiple performance measures in an emerging market, International Journal of Quality & Reliability Management, 39(1), 236-257. https://doi.org/10.1108/IJQRM-04-2019-0107


Arık, Ş., Akay, A. B. & Zanbak, M. (2014). Doğrudan Yabancı Yatırımları Belirleyen Faktörler: Yükselen Piyasalar Örneği. Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 14 (2) , 97-110 . DOI: 10.18037/ausbd.12322


Britannica, T. Editors of Encyclopaedia (2023). Libya Revolt of 2011. Encyclopedia Britannica. https://www.britannica.com/event/Libya-Revolt-of-2011 on 25 May 2023.


Central Intelligence Agency (2023). Libya. In The World Factbook. Retrieved from https://www.cia.gov/the-world-factbook/countries/libya/ on 25 May 2023.


Cüce, H., Uğur, O. (2021). Nevşehir İlinde Karayolu Ulaşımından Kaynaklanan Sera Gazı Emisyonlarının Covid-19 Salgını Başlangıç Döneminde Değerlendirilmesi. Karadeniz Fen Bilimleri Dergisi, 1(11), 118-134. https://doi.org/10.31466/kfbd.885206


Golden, R. (2021), Libyan parliamanent ratifies the Paris climate agreement, Libya Observer, 31 August 2021. Libyan parliament ratifies the Paris climate agreement | The Libya Observer internet adresinden 12 Mayıs 2023 tarihinde alındı.


International Energy Agency (2018), Libya Renewable Energy Strategic Plan 2013- 2025. Libya Renewable Energy Strategic Plan 2013-2025 – Policies - IEA internet adresinden 8 Mayıs 2023 tarihinde alındı.


IMF (2023), GDP Current Prices Libya. https://www.imf.org/external/datamapper/NGDPD@WEO/LBY?zoom=LBY&highlight=LBY internet adresinden 10 Mayıs 2023 tarihinde alındı.


Kassem, Y., Çamur, H., Aateg, R. (2020). Exploring Solar and Wind Energy As A Power Generation Source For Solving The Electricity Crisis In Libya. Energies, 14(13), 1-28. https://doi.org/10.3390/en13143708


Libya - Countries - Office of the Historian. (n.d). Retrieved from https://history.state.gov/countries/libya on 25 May 2023.


Masli, A. (2018). The Role Of the Audit Committee As A Corporate Governance Mechanism: The Case Of The Banking Sector In Libya. SSRN Journal. https://doi.org/10.2139/ssrn.3906663


Mohamed, O., Masood, S. (2018). A Brief Overview Of Solar and Wind Energy In Libya: Current Trends And The Future Development. IOP Conf. Ser.: Mater. Sci. Eng., (377), 1-12. https://doi.org/10.1088/1757-899x/377/1/012136


Oxford Analytica (2017), Libyan economy will limp on, Expert Briefings. https://doi.org/10.1108/OXAN-DB221976


Oxford Analytica (2022), Poor basic infrastructure will plague Libya for years, Expert Briefings. https://doi.org/10.1108/OXAN-DB273883


Pack, J., White, K. (2011). A Post-khaddafi Libya. New Perspectives Quarterly, 4(28), 28-30. https://doi.org/10.1111/j.1540-5842.2011.01283.x


Passon, J. et al. (2020). Places of Trade, Communication and Religion—Important Oases. In: Braun, K., Passon, J. (eds) Across the Sahara. Springer: Cham. https://doi.org/10.1007/978-3-030-00145-2_6


Schreuer, C. (2013). The Protection Of Investments In Armed Conflicts., 3-20. https://doi.org/10.1017/cbo9781139855921.004


Selimli, S., Shtewi, F., Fahed, A., Koymatcik, Ç., Özkaymak, M. (2021). Libya'nın Dört Farklı Bölgesinin Rüzgâr Enerji Potansiyelinin Weibull Dağılımı İle İncelenmesi. Konya Journal of Engineering Sciences, 3(9), 766-786. https://doi.org/10.36306/konjes.915428


T.C. Dışişleri Bakanlığı (n.d.). Libya'nın Siyasi Görünümü. https://www.mfa.gov.tr/libya-siyasi-gorunumu.tr.mfa internet adresinden 10 Mayıs 2023 tarihinde alındı.


T.C. Ticaret Bakanlığı Uluslararası Anlaşmalar ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü (2023). Libya Ülke Profili. T.C. Ticaret Bakanlığı. https://www.mfa.gov.tr/libya-siyasigorunumu.tr.mfa internet adresinden 10 Mayıs 2023 tarihinde alındı.


Uluslararası Teknolojik, Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı (n.d.). Libya Ülke Görünüm Raporu. http://www.utesav.org.tr/ulke-raporlari-ulke-gorunum-raporu---libya-23.html internet adresinden 10 Mayıs 2023 tarihinde alındı.


United Nations Climate Change, Libya, Retrieved from Libya | UNFCCC on 15 May 2023.

Haber Bültenimize Kayıt Olun!

Güncel haberler ve duyurularımızdan haberdar olmak için haber bültenimize kayıt olabilirsiniz.

Teşekkürler!

bottom of page